20 Nisan 2014 Pazar

RKBT 5. Gün || Funda Mentaloğlu "S*ktirgitli Aşklar" || Yorum ve Çekiliş



Bir turun daha sonuna geldik :)
 (Bu turda grubumuza yeni katılan yamak'dan:) ve Masum İnciler'e biraz geç olsa da hoşgeldinizz diyorum. )

Yorumlara kitaba bayıldım diyerek başlamaya alıştım. Bu sefer biraz değişik olacak, kapağa bayıldım. Kitap pek bayılacağım türden değildi ama çok tatlı bir kapak :))


Funda bir ressam ve hayata farklı bir bakış açısı var. Gerçekten böyle bir karakter var mıdır, tartışılır yani :P Toplumdaki tüm tabuları yıkan, rahat biri. Daha 16 yaşındayım ama ben mi geri kafalıyım o mu ileri kafalı hala anlamış değilim :P

Kapak kitaba çok uyumlu ''eee o zaman kitabı sevmedim diyorsun kapağı sevdim diyorsun ne anladım ben bu işten'' diyebilirsiniz, şöyle ki kitabı sevmedim değil sadece cümlelerin başında, ortasında ve sonunda argo ve küfür görmek sıktı beni.
Kitapta aşırı derecede cinsellik ve argo var. Eğer rahatsız olmam diyorsanız eğlenceli bir kitap. Ama benim gibi kitaplarda argo kelime görmekten nefret ediyorsanız uzak durun derim.

Önümüzdeki iki hafta sınav haftam, o yüzden lafı fazla uzatmadan testlerin arasında kaybolmaya gideyim ben :))

ÇEKİLİŞ

2 Nisan 2014 Çarşamba

Kuğu \ Gudbergur Bergsson - Yorum



''Evren ona doğru süzülüyordu. Hava, onu kendi isteği dışında toprağa doğru bastırıyordu. Bitkin halde otların üstünde uzanırken, zihninde toprağın onu nasıl kucakladığını canlandırdı ve insanın her şeyi kendi isteğiyle yaptığını hissetti.
Kendinizden daha iyi ve gerçek bir dostunuz yoktur.''

Kapağından etkilendiğim bir kitaptı, özellikle kapağın üzerindeki ''Özgür olabileceğin tek yer hayallerindir'' yazısından... Benim için beyaz ve mavi gökyüzünü, gökyüzü özgürlüğü simgelemiştir her zaman. Kapakta beyaz ve mavinin kullanılması çok hoşuma gitti. 



Ailesi kızlarını hırsızlık yaptığı için, kasabadan köye gönderir. İzlanda'da çocukların hatalarına karşı uygulanan ceza sistemidir bu. Kız dokuz yaşındadır ve daha önce onlardan hiç ayrılmamıştır.

 Yolculuk sonunda onu otobüsün yanında ceketi pantolonundan soluk renkte olan Mao takımlı bir çiftçi karşılar ve onu kalacağı yere yani çiftliğe götürür. Burası kızın hayalindeki gibi bir yer değildir. Geldiği yerden çok farklıdır. Gider gitmez odasına kapanır, çiftçinin karısı bugün izin günü olduğunu ve çıkıp hava almasını söylese de kız aldırış etmez ve uykuya dalar.

Artık iş günü gelmiştir. İşlerinde başarılı olursa ailesine onun için para gönderilecektir. İlk görevini yapmak için dışarı çıktığında başka bir çocukla karşılaşır, kızla oyun oynamak ister fakat çiftçinin karısı buna izin vermez.

Hayalleri arasında sıkışıp kalan bir çocuğun özgürlüğe kucak açışını anlatan güzel bir romandı. :)

1 Nisan 2014 Salı

Labirent Ölümcül Kaçış/James Dashner - YORUM


İştee budur!!! Bu kitap ne zamandır aradığım ve bulamadığım bir tattı. Bir günde bitti ve bende kitaba bittim! 


Sınav haftası, sınav haftasına hazırlık vs. derken kitapları sayfamı ve blogu çok ihmal ettim. Bu süre içinde bitirdiğim bir kaç kitap var ama hemen yorum yazmam gerekiyor dediğim olmamıştı. Bu kitaba kadar...





Labirent Ölümcül Kaçış,
 Ölümcül Kaçış, Labirent bu isimler fuarda ve kitap konuşmalarında en sık duyduğum isimlerdi. En son bilinmeyen bir cisim yaklaşıyor modundan çıkıp bulduğum ilk fırsatta okumaya başladım, anlamadım ben ne oldu, ne zaman başladı ne zaman bitti...




Thomas uyandığında kendini kutu gibi bir şeyin içinde bulur ve başına toplanıp ona tip tip bakan bir sürü çocuk vardır. Adı dışında hiçbir şeyi hatırlayamaz. Kayran'daki tüm çocuklar gibi!




Buradaki çocuklar buraya nereden ve nasıl geldiklerini bilmiyorlar fakat ne yapmaları gerektiğini biliyorlar. Her birinin farklı görevleri var ve burası onlar için hiç güvenli bir yer değil. Bu yüzden görevlerini yerine getirmek zorundalar.





Kayran'da bir labirent var. Sabah olunca koşucular bu labirentten çıkış yolu aramaya başlar ve gece olunca kapılar kapanır. Izdırap Verenler adındaki canavarlar serbest kalır. Bu rutinlik Thomas gelince bozulur ve tabi sonuncuyu da unutmamak gerek. O bir kız ve Teresa Kayran'daki tek kız.


Filmi çıkmadan okuyabildiğim için çok şanslıyım. Bak filmi izlerken ''hehe burada böyle olacak, aaa burası böyle değildi ve sonunda kitabı daha güzeldi.'' demeyi seviyorum. Marjinal bir düşünce amaa... :P
Serinin devamını sabırsızlıkla bekliyorum. Henüz bir tarih yok ama yayınevini sıkıştırmak lazım. :P 

Bu sefer kapak yorumunu sona sakladım. Konusunu okumadan, bunu kesinlikle almalıyım dediğim bir kapak değildi. Fakat okuduktan sonra anladım ki, kapak kitabın özeti gibi :) Hayranlıkla bakıyorum kitaba şuan :))